Beyşehir Gölü

Türkiye'de bir göl

Beyşehir Gölü, Göller Yöresi'inde, Konya ve Isparta illeri topraklarında bulunan, Türkiye'nin üçüncü büyük gölü, en büyük tatlı su gölü.

Beyşehir Gölü
Beyşehir Gölü'nün uydu görüntüsü
Harita
Havza
Ülke(ler)Türkiye
Şehir(ler)Isparta, Konya
İlçe(ler)Şarkikaraağaç, Hüyük, Beyşehir, Yenişarbademli
Koordinatlar37°46′55″K 31°30′27″D / 37.78194°K 31.50750°D / 37.78194; 31.50750
Ada(lar)İğdeli, Akburun, Uzunada, Kızkulesi, Mada, Yılanlı ve Külbent adası
Yerleşim(ler) (sahil)Beyşehir
Genel bilgiler
Akarsu (giden)Çarşamba Çayı
Göl türüTektonik göl
Uzunluk50 km (31 mi)[1]
Genişlik26 km (16 mi)[1]
Yüzölçümü663 km2 (256 sq mi) (2011) [2][2]
En derin noktası10 m
Su hacmi5.400.000.000 [2]
Kıyı uzunluğu120 km (75 mi)
Yüzey rakımı1123 m[2]
ÖzelliklerTatlı su
Wikimedia Commons
Türkiye üzerinde Beyşehir Gölü
Beyşehir Gölü
Beyşehir Gölü (Türkiye)

Batı ve güneyinde Toros Dağları, doğusunda volkanik Erenler Dağı, kuzeybatı güneydoğu yönünde ise Sultan Dağları ve Anamas Dağı ile çevrili tektonik bir çukurlukta yer almaktadır.

Genel özellikleri

değiştir

Yüzeyi, denizden 1.123 m yüksekte olmakla birlikte alanı, suların çekilmesine bağlı olarak değişiklik gösterir. 2011 itibarıyla alanı 663 km² ölçülmüştür. 1960 ilâ 2001 arasındaki göl rasat periyodunda, en düşük değere Ekim 1934'te 1120.85 m su seviyesine ve 645 km² alana çekilmişken Mart 1981'de de 1125.50 m su seviyesine ve 663 km² alana ulaşmıştır. Göl, kuzeybatı-güneydoğu boyunca 45 km uzanıp en geniş yeri doğu-batı hattında 24 km.ye çıkar. Kuzeyine Şarkikaraağaç Ovası, güneyine Beyşehir Ovası denk düşer. Doğu ve güney kesimlerinin derinliği 6 ilâ 7 m iken batısında 3 ilâ 5 m arasındadır. En derin yeri 10 m.dir.[3]

Çevresi, 2.000 m yüksekliğini aşan dağlarla çevrilidir. Fazla suları, yapılan kanal ile Çarşamba Suyu'na verilir. Beyşehir Gölü, “Uluarık” olarak adlandırılan, Çarşamba (Beyşehir) Çayı adlı gideğeni aracılığı ile güneydoğu yönünde yaklaşık 60 km yol alarak Suğla (Karaviran) Gölü'ne dökülmektedir. Konya Ovasının sulanması için Beyşehir kazası yanında büyük bir regülatör yapılmıştır.

Türkiye'nin en büyük tatlı su gölü olup alanının yaklaşık %80'i Konya, %20'si ise Isparta il sınırları içerisindedir.[4]

Gölüm bir bölümünün havadan görünümü (Ağustos 2010)

İç Anadolu Bölgesi'nin batısına yakın, Isparta ile Beyşehir arasındadır. Gölü İç Anadolu Bölgesi'nden ayıran Sultan Dağları takriben 100 km uzunluğundadır. Bu dağlar aynı zamanda Eğirdir ve Akşehir Gölü ile Beyşehir Gölü havzalarının su bölümü çizgisi konumundadır.

Suğla ve Beyşehir gölleri arasında bulunan Seydişehir–Beyşehir çöküntü oluğunun doğusundaki dağlar: Sultan Dağları, Göl Dağları, Geyik Dağları, Batı Torosların iç koludur. Göl'ün batı kıyıları yüksek ve dik olup bu bölümde eğimin azaldığı bölgelerde Yenişar Ovası bulunur. Doğu ve güney kıyılar ise daha alçaktır. Hafif eğimli olan bu kıyıların gerisinde batı yönünde Yeşildağ ve doğu yönünde Kıreli ovaları uzanmaktadır.

Hidrografya

değiştir

Hacmi yaklaşık 5,4 milyar m³, güvenilir su verimi 293 milyon m³tür.[2] Bu suyun toplandığı alan ve Göl'ün yerleştiği yer beraberce Beyşehir Gölü Havzası ismiyle anılır, toplam yüz ölçümü 4200 km2'dir. Bu hâliyle Göl, kendinden 6–7 kat büyük bir alanın sularını toplamaktadır. Değişik kaçakların mevcudiyeti gelen ve giden suyun tam olarak belirlenmesini engellese de beslendiği 30 kadar dere ve 16 adet havza mevcuttur. Derelerin bazıları yazın kurusa da kaynak suları her mevsim göle ulaşır.[1]

Beyşehir Gölü Havzası

değiştir

Havza, kuzeyinde Kızıldağ, kuzeydoğuda Sultan Dağları'nın uzantısı, batıda Anamas Dağları ve güneyi ise Gidengelmez Dağları ile çevrilidir. Doğusu peneplen nitelikteki alüvyonal ovalık alanlarla kaplıdır.[4]

Yeşildağ–Soğuksu havzası 459 km², Üstünler Çayı'nın havzası 168 km² alana yayılmış ve Yeşildağ Dere 1000 lt/sn, Han Boğazı Dere 650 lt/sn, Eflatun dere de 500 lt/s su akımıyla Göl'ü beslemektedir. Ayrıca yüzeyine yıllık ortalama 726 mm yağış düşmektedir.[1]

Gölün tek çıkışı olan Çarşamba Çayı'nın ortalama akımı 343,8 hm³/yıl'dır.[2]

Akburun'dan Beyşehir Gölü (Haziran 2018)

Düdenlerden su kaçakları olmaktadır. Batı kıyısındaki düden yüksekte olduğundan, kaçak 1123 m seviyesine gelindiğinde başlamaktadır. Ortalama kaçak 5 m³/sn iken, 1976 Mart'ında 29,7 m³/sn ile en büyük kaçak yaşanmıştır. Gölden Manavgat Nehri'na doğru düdenlerden su kaçağı bulunduğu bilinmektedir. Küre ve Homat burunlarında, Mada Adası'nın doğusunda, Kül Adası ve Hacı Arif adası çevresinde düdenlerden boşalım gerçekleşir.[5]

Beyşehir Gölü'nün güneyinde yer alan Gembos Polyesi'nin sularını Manavgat Çayı'na göndermektedir. Karstik formasyon içinden, yeraltından olan bu akışa, 2005'te yapılan Gembos Derivasyon Kanalı ve Derebucak Barajı ile müdahale edilmiştir. Yapılan kanal ile Beyşehir Gölü'ne yönlendirilen sular, göl seviyesini yükseltmiş, Manavgat Çayı'nın sularında azalma belirlenmiştir.

Beyşehir Gölü Havzasında yeraltısuyu akım yönü göle doğrudur. Gölden çevre tarım arazileri için sulama suyu çekilmektedir. Yapılan araştırmada, sulu tarım alanı 100.000 ha geçerse, göl minimum su kotu 1118,6 m'ye düşmektedir. Sulanan alan 80.000 ha olduğunda sulama yapılabilmekte fakat göl seviyesi düşmektedir. Göl seviyesinin sulamaya rağmen korunabildiği alan 40.000 ha olarak belirlenmiştir.[6]

Taşkınlar

değiştir

Beyşehir Gölü'nde buharlaşma ve yağış normal düzeyde olduğunda, göle gelen ve giden su dengededir. Fakat yağış artığı veya azaldığı zamanlarda önemli seviye değişimleri olmaktadır. Göl en yüksek seviyeye Mayıs ayında, en düşük seviyeye Ekim ayında ulaşmaktadır.

1910–1911 yıllarında Suğla ve Beyşehir gölleri büyük taşkınlar yapmıştır. Bozkır, Seydişehir ve Beyşehir kazalarına bağlı 30'a yakın yerleşim taşkınlardan etkilenmiştir. Taşkınların sebebi bu zamanda yapımına başlanan Konya Ovası Sulama projesinin uygulama hatalarıdır. Ölümün olmadığı köylerde evler yıkılmış, tarlalar 2 yıl süren taşkınların etkisi ile su altında kalmıştır. Yağışların çok fazla olduğu zamanlarda göl taşmakta, Konya Ovasına kadar sular yayılmaktadır. 1501–1504 yılları arası aşırı yağışlı geçmiş, taşan sular, Konya Ovası'nı basmıştır. Bağdat Seferi sırasında gölün taştığını gören IV. Murat, suyun farklı bir yöne kanalize edilmesini emretmiştir. 1731'de göl yine taşmış ve ovayı su basmıştır. Adları günümüzde yer isimleri olarak kullanılan bazı köyler taşkınlardan dolayı terk edilmiştir.[1]

1123,35 m seviyesinden doğal yolla gölü boşaltan Çarşamba Çayı, sular artığında yetersiz kalmakta, taşkınlar oluşmaktaydı. 1908–1914 arasında yapılan sulama projesinde Beyşehir Regülatörü 1121,03 m kotuna yapılmış, taşkınlar kontrol edilmeye çalışılmıştır.

Hayvan varlığı

değiştir

Sazan, gövce tatlı su kefali, siaz, kaba burun, kaya balığı, yağca balığı, çöpçü balığı türleri ile ıstakoz ve kurbağa yaşar.[3] Ayrıca 2024'te Ersen Aydın Yağmur tarafından Euscorpius Gulhanimae cinsi bir akrep keşfedilmiştir.[7]

Göçmen su kuşları

değiştir

Birçok göçmen su kuşları avlanmak, kamış adalarda kuluçkaya yatmak (üremek) ve bazıları kışlamak için Beyşehir Gölüne gelirler, bunlar;

Yerleşim

değiştir

Zamanımızdan 10.000–7.000 yıl önce sıcaklık artmış, Anadolu kapalı havzalarındaki göllerde kuruma ve geri çekilme yaşanmıştır. Kuruyan alüvyal alanlara yerleşimler yapılmıştır. Gölün kuzeyindeki Çukurkent yerleşmesi bu zamana aittir. Çevrede Neolitik, Kalkolitik, Tunç, Demir çağlarına ait yerleşme kalıntıları bulunur. Bu yerleşimlerin kesintili kullanılmasının, gölün kabarıp–çekilmesine bağlı olduğu anlaşılmıştır. Çekinik zamanlarda göl seviyesi bugünden daha aşağıdadır. Günümüzde göl fazla çekilince su altından eski yerleşimler görülmektedir. Suyun çekildiği zamanlarda yerleşim kuran insanlar, sular yükseldiğinde alanı terk etmiştir. MÖ 6000'e tarihlenen Erbaba yerleşimi gölden birkaç km uzaktadır. MÖ 3000'e tarihlenen Kuşluca yerleşimi ancak sular çekildiğinde meydana çıkmaktadır.[1]

Mada Adası'na 1866'da Rus Kazakların yerleştirilmiştir. İklime uyum sağlayamayan Kazakların çoğu adayı terk etmiş, bir zaman sonra 7–8 hane kalmıştır.

Göl suyunun kabarıp–çekilmesi, tarım alanlarının darlığı geçmişten itibaren kıyılarda büyük yerleşimlerin kurulmasını engellemektedir.

Göl çevresinde günümüzde bulunan yerleşmeler şunlardır: Beyşehir, Yenişarbademli, Kıreli, Üzümlü, Yeşildağ, Üstünler, Kurucaova, Belceğiz, Gölyaka, Gedikli, Yassıbel, Budak, Tolca, Akburun, Karayaka, Yenikaya, Gölkaşı, Bademli, Kıyakdede, Gölkonak, Karadiken, Ağılönü, Avdancık, Sarıkabal, Kuşluca, Çiftlik.

Göl'de irili ufaklı 33 ada bulunur, yüz ölçümleri su seviyesine göre değişir.

Göl'deki en büyük adadır.

Hacı Akif

değiştir

İkinci büyük ada olup Göl'ün güneyindedir. İdarî olarak Kurucaova yerleşimine bağlıdır. Kıyıları sazlıkla çevrili olup üzeri de kayalıklarla örtülüdür, dişbudak, akçaağaç, meşe türünde ağaçlar yetişir.[8]

Orta Ada

değiştir

Üçüncü büyük adası olup 2500 dekardır. Meşe, akçaağaç ve ardıç yetişir. Çok seyrek bitki örtüsü olup yer yer çıplak tepeler gözlenir.[8]

1055 dekarlık bir alana yayılmış olup meşe, ardıç ve akçaağaç yetişir. En yüksek noktası 1260 m olan adının kıyısında kumsalı vardır, kayık turları düzenlenir.[8]

İğdeli

değiştir

İsmini, ada içerisinde sıkça yetişen iğde ağaçlarından alıp en yüksek noktası 1282 m.dir.[8]

Adalarda Roma ve Bizans kalıntıları da bulunur: Kirse ve Hacıarif adalarında tapınak, Kızılada'da mezar ve hamam, Kuşkondu adasında mezar bulunmuştur. Mındıras adasında antik kalıntılar, Çeçen ve Akburun adalarında hamam harabeleri bulunur. Sular çekildiğinde Höyük Adası'nın güneybatısında mezarlık, Manarga Adasında antik yerleşme görülmektedir. Türk egemenliğinden sonra, 1277'de, Gölyaka köyü civarında Kubadabad sarayına bağlı iç kale mahiyetindeki şato Kızkalesi Adası'nda kurulmuştur.[9]

Gölün kuzeybatısındaki Mada Adası (İğneliada) ve doğudaki Çeçen Adası'nda sürekli yerleşim bulunur. Mada Adası Şarkikaraağaç'ın, Gedikli köyüne bağlı Kumluca mahallesidir. Çeçen Adası'nda üç hane yaşamaktadır.[10] Çeçen Adası için Aşağıağıl, Telkenli ve Gavur adası isimleri de kullanılmaktadır.

Ayrıca bakınız

değiştir

Kaynakça

değiştir

Özel kaynakça

  1. ^ a b c d e f Muşmal, Hüseyin (2008). "XX. Yüzyılın Başlarında Beyşehir Gölü ve 1910–1911 Yılları Büyük Taşkın Hadiseleri". TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI DERGİSİ. 25 Mart 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 19 Nisan 2020. 
  2. ^ a b c d e f Gümüş, Erdem (2013). Göl-Yeraltı Suyu Etkileşimi: Beyşehir Gölü Örneği (Yüksek Lisans). Süleyman Demirel Üniversitesi. ss. 12-14. 
  3. ^ a b Özkan, Kürşad (2003). Beyşehir Gölü Havzası'nın Yetişme Ortamı Özellikleri ve Sınıflandırılması (PDF) (Doktora). İstanbul Üniversitesi. ss. 24-25. 31 Aralık 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 31 Aralık 2023. 
  4. ^ a b Soyaslan, İbrahim İskender; HepdeniZ, Kerem (17 Şubat 2018). "Beyşehir Gölü Havzasının Yeraltısuyu Akım Modellemesi Esaslı Hidrojeolojik Özelliklerinin Değerlendirilmesi". Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi. 9 (1): 63-74. doi:10.29048/makufebed.358206. ISSN 1309-2243. 
  5. ^ SOYASLAN, İskender; HEPDENİZ, Kerem (2018). "Beyşehir Gölü Havzasının Yeraltısuyu Akım Modellemesi Esaslı Hidrojeolojik Özelliklerinin Değerlendirilmesi". MAKÜ Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi. 23 Nisan 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 19 Nisan 2020. 
  6. ^ Doğan, Ahmet; Şanlı, A. Sancak (2016). "Beyşehir Gölü su kullanımının iklim verilerine bağlı optimizasyonu". Dicle Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Mühendislik Dergisi. 23 Mart 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 20 Nisan 2020. 
  7. ^ "Yeni keşfettiği akrep türüne eşinin adını verdi!". www.ntv.com.tr. Erişim tarihi: 7 Aralık 2024. 
  8. ^ a b c d [[#CITEREF|]].
  9. ^ Yazıcı, Hakkı; Arıbaş, Kenan (2012). "BEYŞEHİR GÖLÜ ADALARINDA NÜFUS, YERLEŞME VE EKONOMİK FAALİYETLER". Coğrafya Dergisi. 23 Nisan 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 20 Nisan 2020. 
  10. ^ Kaynak hatası: Geçersiz <ref> etiketi; yazıcı&Arıbaş isimli refler için metin sağlanmadı (Bkz: Kaynak gösterme)

Genel kaynakça

Dış bağlantılar

değiştir
  NODES
mac 2
os 8