Türkçe

değiştir
Eski Türkçe ätäk(ätäk)

Söyleniş

değiştir

etek (belirtme hâli eteği, çoğulu etekler)

  1. çadır, kanepe örtüsü gibi kumaştan olan şeylerin yere sarkan bölümü
  2. yağmur sularının, çatının bâzı yerlerinden içeri sızmasını önlemek için yapılan saç örtü
    Baca eteği. Boru eteği.
  3. (argo) edep yeri
  4. (coğrafya) dağ, tepe, yığın v.s. yamaçlı şeylerin alt bölümü
    Dağın eteklerine küme küme serpilen kerpiç evleri gördü. — H. Z. Uşaklıgil
  5. (giyim) belden aşağıya giyilen kadın giysisi
    eş anlamlısı: eteklik
    Sevim'in eteği bir dikene takılıp yırtılmış, beyaz potinleri çamura batmıştı. — R. N. Güntekin
  6. (giyim) giysinin alt kenarı
    Vedia'nın eteklerinden gözlerini ayırmayarak onu takip ediyordu. — P. Safa
  7. (giyim) giysinin belden aşağıda kalan bölümü

Çekimleme

değiştir

Alt kavramlar

değiştir

Atasözleri

değiştir

Deyimler

değiştir

Türetilmiş kavramlar

değiştir

Çeviriler

değiştir

Kaynaklar

değiştir

Ek okumalar

değiştir

Anagramlar

değiştir

Gagavuzca

değiştir
Eski Türkçe ätäk(ätäk)

Söyleniş

değiştir
  • Heceleme: e‧tek

etek

  1. (giyim) etek

Türkmence

değiştir
Eski Türkçe ätäk(ätäk)

Söyleniş

değiştir
  • Heceleme: e‧tek

etek

  1. (giyim) etek

Kaynakça

değiştir
  • Atacanov, Ata (1922). Türkmendolu Yir Sözlüğü.
  • Etymological Dictionaries - Andras Rajki
  NODES
Done 2
orte 1
see 1