parlak

Ayrıca bakınız: Parlak

Türkçe

Ön ad

parlak (karşılaştırma daha parlak, üstünlük en parlak)

1. parlayan, ışıldayan, ışık saçan

   Siyah, çıplak dallarda henüz kuruyamayan su damlaları parlak, mavi birer boncuk gibi parlıyordu. - H. E. Adıvar

2. temiz ve ışıklı

   Sabahleyin gökyüzü parlak, ufuk açıktı; Güneşli bir havada yaylımız yola çıktı - F. N. Çamlıbel

3. göze çarpacak kadar başarılı

   Birinci İnönü Harbi'ni parlak bir zaferle kazandık. - A. Gündüz

4. yüzü güzel

Çeviriler

çeviriler

• Abazaca: cыш (abq) (cəš)
• Azerice: parlaq (az)
• Fince: kiiltävä (fi), loistava (fi)
• Fransızca: clair (fr)
• İngilizce: bright (en)
• Osmanlı Türkçesi: آبدار‎ (ota)
• Rusça: блестящий (ru) (blestyaşçiy), сверкающий (ru) (sverkayuşçiy), сияющий (ru) (siyayuşçiy), ясный (ru) (yasnıy), чистый (ru) (çistıy)
• Tatarca: yaltırawıqlı (tt)
• Türkmence: ýylçyr (tk)

Kaynakça

• Türk Dil Kurumuna göre "parlak" maddesi